Keloğlan ve Sihirli Elma
Bu Keloğlan masalı, cesaretin, sabrın ve bilgeliğin ne kadar önemli olduğunu anlatıyor. Çocuklara, gerçek zenginliğin ve mutluluğun paylaşmak ve iyilikle geldiğini öğretiyor.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, Keloğlan adında akıllı mı akıllı bir delikanlı varmış. Keloğlan, annesiyle birlikte köyde yaşar, kimseye kötülük yapmaz, yardıma muhtaç olana yardım edermiş. Ama Keloğlan’ın en büyük hayali, köyün ötesindeki sihirli elmayı bulmakmış. Bu elmanın, yiyene sonsuz mutluluk ve zenginlik getirdiği söylenirmiş.
Bir gün, Keloğlan annesine dönüp, “Ana, ben bu sihirli elmayı bulacağım!” demiş. Annesi, “Oğlum, sihirli elmayı bulmak kolay iş değil. Yol uzun, tehlikelerle dolu. Ama madem kararlısın, git, şansın açık olsun,” demiş. Keloğlan, annesinden aldığı dualarla yola çıkmış.
Dağları, dereleri aşmış, ormanlardan geçmiş. Nihayet, yaşlı bir dervişle karşılaşmış. Derviş, Keloğlan’a bakıp, “Evlat, sihirli elmayı arıyorsun değil mi? Bu yolda yalnız cesaret yetmez, bilgelik ve sabır da gerek,” demiş. Keloğlan başını sallamış, derviş ona küçük bir ayna vermiş. “Bu aynayı kullanarak doğru yolu bulacaksın, ama dikkatli ol,” demiş.
Keloğlan, aynayı eline alıp yoluna devam etmiş. Karşısına derin bir nehir çıkmış, ama ayna ona suyun altındaki gizli köprüyü göstermiş. Nehri geçtikten sonra, önüne büyük bir mağara çıkmış. Mağaranın içinde devasa bir yılan varmış. Keloğlan, aynayı yılanın önüne tutmuş, yılan kendi yansımasını görünce geri çekilmiş.
Sonunda Keloğlan, sihirli elmanın bulunduğu ağacı bulmuş. Ağaçta tek bir elma varmış, ama elma öyle parlakmış ki Keloğlan elini uzattığında elma parlamaya başlamış. Elmayı koparıp yediğinde, tüm köyün bereketle dolduğunu, insanların mutlu ve huzurlu olduğunu fark etmiş. Ama Keloğlan, elmanın sadece zenginlik getirmediğini, asıl zenginliğin kalpte olduğunu anlamış.
O günden sonra, Keloğlan köyüne dönmüş ve sihirli elmanın getirdiği mutluluğu herkesle paylaşmış. Annesi ona “Gördün mü oğlum, mutluluk ve zenginlik paylaşınca çoğalır,” demiş. Keloğlan, her gün köydeki insanlara yardım etmiş, herkesin sevgisini kazanmış. Ve onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine.