Altın Balta
Bu klasik masal, dürüstlük ve çalışkanlığın gücünü anlatıyor. Kerem’in altın balta macerası, doğru ve dürüst olmanın hayatın en değerli hazinesi olduğunu gösteriyor. Eğlenceli ve öğretici olan bu masal, küçük yaşlardaki okuyuculara önemli bir ders veriyor.
Bir zamanlar, uzak bir köyde Kerem adında genç bir oduncu yaşarmış. Kerem, çok dürüst ve çalışkan bir delikanlıymış. Bir gün, ormanda odun kesmeye giderken elindeki balta nehirde kayıp gitmiş. Kerem, nehrin kenarına gidip baltasını bulamayınca üzülerek başını eğdi.
“Bu balta, tek geçim kaynağım. Şimdi ne yapacağım?” diye düşünerek gözyaşlarını tutamadı. Tam o sırada, nehrin derinliklerinden bir peri belirdi. Peri, Kerem’i sakinleştirerek ona “Neden üzülüyorsun?” diye sordu.
Kerem, periyle konuşarak başından geçenleri anlattı. Peri, ona gülümsedi ve “Sana yardım edeceğim. Dur biraz” dedi. Ardından peri, nehrin derinliklerine daldı ve kısa bir süre sonra altın bir balta çıkardı. “Bu senin mi?” diye sordu. Kerem şaşkınlıkla, “Hayır, bu benim baltam değil. Benim baltam sadece demirden,” dedi.
Peri, gülümsedi ve balta ile birlikte suya geri döndü. Bir süre sonra, yine balta getirdi, ancak bu defa gümüşten yapılmıştı. “Bu senin baltan mı?” diye sordu. Kerem, bu baltayı da tanıdı ve yine “Hayır, bu da benim baltam değil” dedi.
Son olarak peri, nehirden bir balta daha çıkardı ve bu balta tam Kerem’in kaybolan baltasına benziyordu. “Bu senin baltan mı?” diye sordu. Kerem baltasını gördü ve büyük bir sevinçle “Evet, bu benim baltam!” dedi.
Peri, Kerem’in dürüstlüğünü fark etti ve ona altın ve gümüş balta ile birlikte büyük bir ödül verdi. “Dürüst olduğun için bu altın ve gümüş baltaları sana hediye ediyorum,” dedi. “Ama unutma, gerçek zenginlik, parayla ölçülemez. Dürüstlük ve çalışkanlık, hayatın en değerli hazineleridir.”
Kerem, peri tarafından verilen hediyeleri kabul etti ancak ona şöyle dedi: “Sadece bir balta kaybetmiştim, ama siz bana çok daha fazlasını verdiniz. Ama ben, sizin bana öğrettiğiniz gibi çalışkan ve dürüst olacağım.”
Kerem, köyüne döndü ve altın ve gümüş baltaları köydeki herkese göstererek, çalışkanlığın ve dürüstlüğün gücünü anlatmaya başladı. Artık Kerem, sadece köyünün en çalışkan oduncusu değil, aynı zamanda en sevilen insanıydı.