Kumlar Altındaki Hazine
Bu masal, Nasir’in çölün derinliklerindeki gizemli bir hazineye ulaşma yolculuğunu anlatıyor. Cesaret, bilgelik ve doğru seçimlerin önemini vurgulayan bu masal, çocuklara içsel değerlerin en büyük hazine olduğunu gösteriyor.
Bir zamanlar, Basra’nın sıcak ve altın renkli çöllerinde, Nasir adında fakir bir genç yaşardı. Nasir, geceleri yıldızları izler, her birinin sakladığı sırları merak ederdi. Bir gece, rüyasında parlak bir yıldız gördü ve bu yıldız ona, “Kumların altında saklı bir hazine var, onu bulmak için cesaret ve zekâ gerekir,” dedi. Nasir, bu rüyadan etkilenerek yola koyulmaya karar verdi.
Çölün derinliklerine doğru ilerlerken, Nasir’in yolu yaşlı bir adamla kesişti. Adam, “Hazineyi bulmak isteyen önce kalbinin içindeki ışığı bulmalıdır,” diyerek ona küçük bir lamba verdi. Bu lamba, yalnızca doğru sorular sorulduğunda yol gösteren bir sihirli lambaydı. Nasir, bu lambanın yardımıyla doğru yolu bulabileceğine inandı.
Yolculuğu sırasında Nasir, sihirli lambanın ışığı sayesinde bir kum fırtınasından kurtuldu ve devasa bir kaya kütlesinin altındaki gizli bir kapıyı fark etti. Kapıyı açmaya çalıştığında, büyük bir yılan tarafından durduruldu. Yılan, “Hazineye ulaşmak için bilgelik gerekir. Bana doğru cevabı verirsen, seni geçiririm,” dedi ve bir bilmece sordu:
“Her gün büyür, ama hiç yer kaplamaz. Nedir bu?”
Nasir, bir süre düşündü ve ardından “Bilgi,” dedi. Yılan, doğru cevabı verdiği için ona izin verdi ve kapıyı açtı. Kapının ardında, altın ve mücevherlerle dolu bir oda vardı, ancak Nasir’in gözü büyük bir kitap üzerinde durdu. Bu kitap, eski zamanlardan kalma bilgeliği ve çöl halkının unutulmuş sırlarını içeriyordu.
Nasir, altınlardan sadece bir kısmını alarak kitabı da yanına aldı. Kasabasına döndüğünde, bilgeliği ve cesareti sayesinde köy halkına yardım etmeye başladı. Artık sadece zengin değil, aynı zamanda halkının gönlünde taht kurmuş bir bilge olarak anılıyordu. Onun hikâyesi, binbir gece boyunca anlatılmaya devam etti.
