Heidi ve Büyülü Çiçek Bahçesi

Heidi, bir sabah büyülü bir rüzgârın peşine takılarak, dilek çiçeklerinin bulunduğu gizli bir bahçeye gider. Bu büyülü bahçede dilekler gerçeğe dönüşür ve Heidi, kalbindeki en saf dileği tutarak sevdiklerine mutluluk diler. Masal, mutluluğun paylaşılması üzerine kurulu.

Heidi, dağların eteğinde, dedesiyle birlikte yaşadığı evde her sabah güneşin doğuşunu izleyerek uyanırdı. Bu sabah ise diğerlerinden çok farklıydı. Dağların zirvesinden gelen tatlı bir rüzgâr, Heidi’nin saçlarını hafifçe savuruyor ve ona fısıldar gibi bir şeyler söylüyordu. Heidi merakla dışarı çıktı ve rüzgârı takip etti. Onu, dağın ardındaki gizli bir çiçek bahçesine götüren bu rüzgârın bir sırrı vardı.

Bahçeye adım attığında, Heidi’nin gözleri büyüdü. Çiçekler parıl parıl parlıyor, renkler adeta dans ediyordu. Her çiçekten hafif melodiler duyuluyor, bahçe adeta büyülü bir dünyaya dönüşüyordu. Heidi, bir çiçeğe dokunduğunda rüzgârın ona fısıldadığı sırrı keşfetti: Bu çiçekler, dilek çiçekleriydi! Her bir çiçeğe dokunan, içinden geçen dileği gerçekleştirebilirdi.

Heidi, bu büyülü bahçenin içinde bir süre dolaştı ve en sonunda kalbinden geçen en güzel dileği tuttu. “Tüm sevdiklerimin her zaman mutlu olmasını diliyorum,” dedi. Çiçekler bir anda ışıldadı ve rüzgâr, Heidi’ye tatlı bir melodi ile cevap verdi. Heidi, dedesiyle ve arkadaşlarıyla birlikte daima bu mutluluğu paylaşarak yaşadı. Ve o günden sonra, her sabah güneşin doğuşunu izlerken, bu büyülü bahçeye bir kez daha gitmenin hayalini kurdu.

Çocuklarımızın İlgisini Çekebilir  Heidi ve Dağların Sırrı

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu