Heidi ve Neşeli Bahçe

Heidi’nin renkli dünyasında, yeni dostlar edinmenin ve sevgi dolu anların tadını çıkaracağınız bir masal serisi başlıyor. Bu birinci bölümde, doğanın güzellikleri ve arkadaşlıkların sıcaklığıyla dolu, çocukların kalbini ısıtacak bir hikaye sizi bekliyor. Keyifli okumalar dileriz!

Bir varmış, bir yokmuş. Heidi adında, dağların eteklerinde yaşayan, neşeli ve sevimli bir kız çocuğu varmış. Heidi, her gün büyükbabasıyla birlikte dağlarda dolaşır, doğanın tadını çıkarırmış. Bir gün, büyükbabası ona sürpriz yapmış ve kasabanın yakınlarındaki bir bahçeye gitmeyi teklif etmiş. Bu bahçe, Heidi’nin daha önce hiç görmediği kadar büyük ve güzelmiş.

Heidi, bahçeye adım atar atmaz, etrafını çevreleyen çiçeklerin güzelliğine hayran kalmış. Birbirinden farklı renklerdeki güller, papatyalar ve laleler, bahçeye yayılmış ve kelebekler, arılar çiçeklerin üzerinde neşeyle dans ediyormuş.

Heidi bahçede dolaşırken, küçük bir tavşan görmüş. Tavşan, bembeyaz tüyleri ve kocaman kulaklarıyla çok tatlı görünüyormuş. Heidi, tavşanın yanına yaklaşmış ve ona nazikçe selam vermiş:

“Merhaba küçük tavşan! Benim adım Heidi. Seninle arkadaş olabilir miyim?”

Tavşan, minik patileriyle toprağı kazarken bir yandan da Heidi’ye göz kırpmış. Heidi, tavşanın yanına oturmuş ve ona büyükbabasının öğrettiği şarkılardan birini söylemeye başlamış. Şarkı o kadar neşeliymiş ki, tavşan şarkıya zıplayarak eşlik etmiş.

Bahçenin diğer sakinleri de bu güzel şarkıyı duyup Heidi’nin yanına toplanmışlar. Kuşlar, sincaplar ve kelebekler, Heidi ve tavşanın etrafında toplanarak hep birlikte neşe içinde dans etmeye başlamışlar. Heidi, bu yeni arkadaşlarıyla geçirdiği zamanın tadını çıkarıyormuş ve onların sevgisini kalbinde hissediyormuş.

Gün batımına doğru, büyükbabası Heidi’yi yanına çağırmış. “Heidi, artık eve dönme zamanı,” demiş gülümseyerek. Ama Heidi, bahçeden ayrılmadan önce arkadaşlarına veda etmek istemiş.

“Yarın yine geleceğim, sevgili dostlarım,” demiş Heidi. “Sizlerle vakit geçirmek beni çok mutlu ediyor.”

Tüm hayvanlar, Heidi’yi sıcak bir şekilde uğurlamış ve ona el sallamışlar. Heidi, büyükbabasıyla birlikte eve dönerken yüzünde kocaman bir gülümseme varmış. Bahçedeki dostlarıyla geçirdiği bu güzel günü hiç unutmayacağını biliyormuş.

Çocuklarımızın İlgisini Çekebilir  Pinokyo Masalı

Ve böylece, Heidi’nin neşeli bahçesi her gün daha da güzelleşmiş, çünkü içinde sevgiyle dolu anılar birikmiş.

Gün batımına doğru, büyükbabası Heidi’yi tekrar eve çağırmış. Heidi, dostlarına veda ederken biraz üzülmüş ama büyükbabası ona şöyle demiş: “Heidi, dostlarına her zaman dönebilirsin. Bahçe, sevgi dolu kalplerle dolu olduğu sürece, burası hep senin ikinci evin olacak.”

Heidi, büyükbabasının sözleriyle rahatlamış ve arkadaşlarına el sallayarak vedalaşmış. Eve dönerken, o gün yaşadığı tüm güzel anıları kalbine kazımış. Bahçede geçirdiği her gün, onun için yeni bir mutluluk kaynağı olmuş.

Heidi’nin neşeli bahçede yaşadığı maceraların devamını okumak için Heidi Masalları kategorisine göz atmayı unutma!

hipecraft

2011 yılından bügüne dijital dünya'da projeler üretiyor, bir çok markaya yazılım desteği sağlıyorum. İçerik üretmek ve kendini farklı alanlarda da geliştirmek adına masalist üzerinde içerikler üreterek desteklerinizi bekliyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu