Ada Masalı
Bu masal, cesur bir kız olan Deniz’in fırtınalı bir denizde babasını bulmak için çıktığı macerayı anlatıyor. Cesaret ve kararlılıkla dolu bu hikaye, küçük kahramanın adaya geri dönüş yolculuğunu gözler önüne seriyor. Deniz'in heyecanlı macerasını okumaya ne dersiniz?

Bir varmış, bir yokmuş… Uzak denizlerin ortasında, yeşilliklerle dolu küçük ve huzurlu bir ada varmış. Bu adada, Balıkçı Mehmet ve kızı Deniz yaşarmış. Deniz, her sabah babasıyla birlikte denizin kenarına gidip masmavi sulara bakar, hayallere dalarmış. En büyük hayali, denizin ötesindeki dünyayı keşfetmekmiş. Ancak babası Mehmet, ona hep tembihlermiş: “Deniz, ada güvenli ve huzurludur. Denizler bazen tehlikeli olabilir. Bu yüzden adanın dışına çıkmak istemezsin.”
Fakat bir gün, ada halkı büyük bir telaşla uyanmış. Çünkü adanın üzerinde kara bulutlar toplanmış ve deniz hiç olmadığı kadar dalgalıymış. Bir fırtına yaklaşıyormuş. Herkes güvenli yerlere saklanırken, Deniz’in aklına bir şey takılmış: “Babam denize açılmak için sabah erkenden çıkmıştı, ama hala dönmedi!”
Deniz, babasının fırtınaya yakalandığını düşünerek çok endişelenmiş. Ne yapacağını bilemezken, adanın yaşlı bilgesi, Nur Dede, Deniz’e yaklaşmış. “Küçük Deniz, cesaretine inanıyorum. Eğer kalbindeki güveni bulursan, babanı bulabilirsin,” demiş.
Deniz, babasını bulmak için tek başına denize açılmaya karar vermiş. Küçük kayığına binmiş, yelkenleri açmış ve dalgalarla boğuşarak denize doğru yol almış. Rüzgarlar kuvvetliymiş, dalgalar adeta kayığı yutmaya çalışıyormuş. Ancak Deniz’in kalbinde babasına kavuşma isteği o kadar büyükmüş ki hiçbir engel onu durduramıyormuş.
Deniz, fırtınalı suların ortasında bir süre gittikten sonra, uzaklarda bir ışık görmüş. Işık, büyük bir kayanın arkasından parlıyormuş. Hemen o yöne doğru kürek çekmiş. Kayanın arkasına vardığında, babasının kayığını bulmuş. Ancak kayık devrilmiş ve babası kaybolmuş gibi görünüyormuş. Deniz’in kalbi hızla çarpmaya başlamış, fakat pes etmemiş. O sırada babasının sesini duymuş, “Deniz! Buradayım!”
Mehmet, kayanın arkasındaki bir mağaraya sığınmış. Deniz hemen kayığı mağaranın yanına çekmiş ve babasına ulaşmış. İkisi de birbirlerine sarılmışlar. Babası, “Küçük kızım, cesaretinle beni buldun. Ne kadar gurur duyuyorum seninle,” demiş. Fırtına biraz dinmiş ve Deniz, babasıyla birlikte güvenli bir şekilde adaya dönmeyi başarmış.
Ada halkı onları karşılayarak sevinçle kucaklamış. O günden sonra, Deniz’in cesareti adada dilden dile dolaşmış. Herkes, onun ne kadar güçlü ve kararlı olduğunu konuşur olmuş. Ve artık Deniz, babasının yanında denize açılırken her maceraya hazırmış, çünkü kalbindeki cesaretle her türlü fırtınayı aşabileceğini biliyormuş.
Deniz’in cesaret dolu macerasını beğendiniz mi? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın!