Tilki ve Asma Yaprağı
Bu Aesop (Ezop) Masalı tarzındaki hikaye, bir tilkinin asmaya asılı üzümlere ulaşmaya çalışırken yaşadığı deneyimi anlatıyor. Tilki, çaba göstermeden hedeflerine ulaşamayacağını ve bahanelerin gerçek başarının önünde bir engel olduğunu öğreniyor. Çocuklara sabır, çalışma ve bahaneler üretmektense zorlukların üstesinden gelmeyi öğreten bu masal, eğitici ve öğretici bir hikaye sunuyor.
Bir zamanlar, güneşli bir vadide yaşayan kurnaz bir tilki varmış. Bu tilki, her gün ormanda dolaşır, yiyecek arar, ama her zaman kolay yoldan karnını doyurmanın peşindeymiş. Bir gün, güzel bir üzüm asması görmüş. Asmanın dallarında, parıl parıl parlayan olgun üzümler asılıymış. Tilkinin ağzı sulanmış ve üzümleri yemek için sabırsızlanmış.
Tilki, asmanın altına gelmiş, ama üzümler çok yüksekteymiş. Tilki ne kadar zıplasa da üzümlere ulaşamıyormuş. Önce biraz hız alıp zıplamış, ama üzümlere dokunamamış. Sonra bir kez daha denemiş, ama yine başaramamış. Üçüncü kez zıpladığında ise tamamen yorulmuş. Tilki, üzümlere ulaşamadığını fark edince, sinirlenmiş ve şöyle demiş: “Bu üzümler zaten ekşidir! Onları yemek istemiyorum!” Ardından kuyruğunu sallayıp uzaklaşmış.
Tilki, yoluna devam ederken, yaşlı bir bilge baykuş onun bu halini görmüş. Baykuş tilkiye, “Neden gerçekten başaramadığın bir şey için bahaneler üretiyorsun? Belki de daha çok çaba sarf etmeliydin ya da daha akıllıca bir yol bulmalıydın,” demiş.
Tilki, baykuşun bu sözleri üzerine bir an durmuş. Aslında üzümleri gerçekten istediğini ama onları alamadığı için bahaneler uydurduğunu anlamış. “Haklısın,” demiş tilki, “belki daha fazla çalışmalıydım. Bahaneler üretmek yerine, daha iyisini yapmayı denemeliydim.” O günden sonra tilki, karşılaştığı zorluklarda daha sabırlı olmuş ve her şeyi kolayca elde edemeyeceğini öğrenmiş.
