Türk Masalları
Türk masalları kategorimizde, geçmişten günümüze miras kalan, köklü kültürümüzün eşsiz hikayelerini keşfe çıkın. Her biri geleneksel değerlerimizi ve halkımızın zengin hayal gücünü yansıtan bu masallar, büyülü dünyalara açılan kapılar sunuyor. Kültürümüzün izlerini taşıyan Türk masalları, çocuklara hem öğretici hem de eğlenceli bir okuma deneyimi vadediyor.
-
Keloğlan ve Sihirli Pınar
Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, Keloğlan adında tatlı mı tatlı, zeki bir delikanlı varmış. Keloğlan, annesiyle birlikte yaşar, her gün ormana gider, odun toplar ve geçimlerini sağlarmış. Bir gün, annesi ona “Keloğlan, kuraklık yüzünden köyde su kalmadı, bize bir su kaynağı bul,” demiş. Keloğlan, annesinin bu sözleri üzerine hemen yola koyulmuş. Keloğlan ormanda yürürken, ağaçların…
Devamını Oku » -
Uyuyan Bulut ve Rüya Yolu
Bir zamanlar, gökyüzünde sevimli bir bulut ailesi yaşardı. Bu bulut ailesinin en küçük üyesi olan Minik Bulut, gökyüzünde dolaşmayı ve yumuşacık bulut yataklarında uyumayı çok severdi. Ancak Minik Bulut, uyandığında tatlı rüyalar görebilmek için bir yolculuğa çıkmayı hayal ediyordu. Bir gece, Minik Bulut uykuya dalmak üzereyken Ay Dede yanına geldi ve gülümsedi. “Minik Bulut,” dedi Ay Dede, “Eğer gökyüzündeki Rüya…
Devamını Oku » -
Dede Korkut ve Kahraman Bora’nın Cesareti
Bir varmış, bir yokmuş… Eski Oğuz boylarında, kahramanlıkları ve bilgeliğiyle tanınan Dede Korkut varmış. Oğuz boyları arasında barışı sağlamak ve gençlere yol göstermek için obalar dolaşır, yiğitlere öğütler verirmiş. Bir gün, Oğuz obalarından birinde genç ve cesur bir yiğit olan Bora, Dede Korkut’un huzuruna çıkmış ve ona bir dilekte bulunmuş. “Ey bilge Dede Korkut! Obamızı korkutan dev bir canavar var.…
Devamını Oku » -
Dede Korkut ve Yiğit Alp’in Macerası
Bir varmış, bir yokmuş… Oğuz obalarının hüküm sürdüğü zamanlarda, Dede Korkut adında bilge bir yaşlı varmış. Dede Korkut, oba oba dolaşır, gençlere yol gösterir, destanlar anlatırmış. Her anlattığı masal, cesaret, dürüstlük ve sevgi dolu hikayelerle doluymuş. Bir gün, yiğit bir delikanlı olan Alp, Dede Korkut’un huzuruna çıkmış ve ona yardım etmesini istemiş. “Ey Dede Korkut, bana bir yol göster. Bilgeliğinle,…
Devamını Oku » -
Minik Tavşan Mavi’nin Rüya Yolculuğu
Bir varmış, bir yokmuş… Ormanın derinliklerinde yaşayan Mavi adında sevimli, minik bir tavşan varmış. Mavi’nin kocaman, meraklı gözleri ve yumuşacık, pamuk gibi beyaz tüyleri varmış. Geceleri yatağına yattığında, uyumakta zorlanır, gökyüzündeki yıldızlara bakarak hayallere dalarmış. Ama bir türlü uykuya dalamazmış. Bir gece, Mavi gökyüzüne bakarken Ay Dede ona gülümsemiş. Ay Dede, Mavi’yi gökyüzündeki bir rüya yolculuğuna davet etmiş. “Minik Mavi,…
Devamını Oku » -
Dede Korkut’un Bilge Öğüdü: Bamsı Beyrek ve Kahramanlık Destanı
Vaktiyle, Oğuz boylarının arasında güçlü, cesur ve bilge bir bey olan Bamsı Beyrek yaşarmış. Bamsı, genç yaşından itibaren yiğitliği, kahramanlığı ve dürüstlüğüyle tanınır, Oğuz beylerinin en sevdiği kahramanlardan biriymiş. Günlerden bir gün, düşman boylarından biri Oğuz obalarına saldırmaya karar vermiş. Bu düşmanlar, kurnaz ve acımasız olmalarıyla tanınır, toprakları ele geçirmeye çalışırlarmış. Dede Korkut, Oğuz beylerine her zaman “Birlikten kuvvet doğar,”…
Devamını Oku » -
Keloğlan ve Sihirli Kuyruk
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, Keloğlan adında akıllı mı akıllı bir delikanlı varmış. Keloğlan, annesiyle birlikte köyde yaşar, hem çalışkan hem de yardımsever olduğu için herkes onu severmiş. Bir gün, Keloğlan’ın yolu ormanın derinliklerine düşmüş. Ormanın içinden geçerken bir tilkiyle karşılaşmış. Bu tilki, sıradan bir tilki değilmiş, çünkü kuyruğu parıl parıl parlıyormuş. Keloğlan, tilkiye bakarak,…
Devamını Oku » -
Keloğlan ve Zeka Taşı
Bir zamanlar, köylerin birinde Keloğlan adında akıllı ve saf bir delikanlı yaşardı. Annesiyle birlikte mütevazı bir evde yaşayan Keloğlan, her zaman iyilikseverliği ve zekâsıyla bilinir, köylüler ona güvenirlerdi. Günlerden bir gün, köyün meydanında bir haber duyurdu. Padişah, ülkesinde yaşayan en akıllı kişiyi bulmak için bir yarışma düzenliyordu. Padişah, bu kişinin zekâ taşı denilen sihirli bir taşı bulup getirmesini istiyordu. Söylentiye…
Devamını Oku » -
Keloğlan ve Sihirli Elma
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, Keloğlan adında akıllı mı akıllı bir delikanlı varmış. Keloğlan, annesiyle birlikte köyde yaşar, kimseye kötülük yapmaz, yardıma muhtaç olana yardım edermiş. Ama Keloğlan’ın en büyük hayali, köyün ötesindeki sihirli elmayı bulmakmış. Bu elmanın, yiyene sonsuz mutluluk ve zenginlik getirdiği söylenirmiş. Bir gün, Keloğlan annesine dönüp, “Ana, ben bu sihirli elmayı…
Devamını Oku » -
Bilginin Işığı
Bir zamanlar, uzak bir köyde Ali adında meraklı bir çocuk yaşardı. Ali, çevresindeki her şeyi öğrenmek ister, her fırsatta yeni şeyler keşfetmeye çalışırdı. Köydeki yaşlı bilge dede ona hep şöyle derdi: “Bilgi, karanlıkta parlayan bir ışık gibidir. Ne kadar öğrenirsen, o kadar aydınlanırsın.” Ali bu sözleri hiç unutmaz ve sürekli kendini geliştirmek isterdi. Bir gün, köyde büyük bir problem ortaya…
Devamını Oku »