Mimar Aslı’nın Masalı

Mimar Aslı’nın Masalı

Güzel bir şehirde Aslı isminde bir kız çocuğu yaşardı. Aslı, kalemlerle çizim yapar ve hobi maket evleri inşa etmeyi çok severdi. Her gün, şehirde bulabildiği yeşilliklerde oturur, çevresindeki doğayı seyreder ve hayalindeki şehri kağıda dökerdi.

Şehrin yaşlıları ona sık sık “Aslı, büyüdüğünde hangi mesleği yapacaksın ?” diye sorarlardı. Aslı ise her seferinde kendinden emin bir şekilde “Herkesin tanıdığı büyük bir mimar olacağım!” diye söylerdi.

Bir gün, şehir merkezine bir grup mimar geldi. Onlar, şehrin merkezine güzel ve kullanışlı bir park yapmak istiyorlardı. Aslı, bu fırsatı hemen değerlendirmek istedi ve hemen onların yanına geldi. Mimarlar, Aslı’nın yaptığı çizimlerini gördüklerinde çok etkilendiler ve aslıya parkın tasarımında yardımcı olmasını teklif ettiler.

Aslı, mimarlarla beraber çalışma imkanı olduğu için çok sevinmişti. Parkın içerisinde çocuklara özel oyun alanı, rengarenk bitkilerle dolu bahçeler ve keyifli bir dinlenme alanı tasarladı. Tasarımlar gerçekleştikçe, Aslı’nın gözlerindeki aydınlanma daha da yükseldi.

Park bittiğinde, şehirde ki vatandaşlar büyük bir şenlik düzenledi. Herkes Aslı’nın yeteneğini ve çalışkanlığını takdir etti. Aslı ise, hayallerinin peşinden gitmenin verdiği mutlulukla doluydu.

O günden sonra, Aslı daha da çok çalıştı ve zamanla herkes tarafından tanınan ünlü bir mimar oldu. Şehirdeki o küçük park, onun ilk başyapıtı olarak her zaman özel bir yere sahip oldu.

Aslı, bu masalında hayallerinin peşinden giden ve herkese ilham veren bir hikaye bıraktı: “Ne olmak istiyorsan, onun için çalış ve asla pes etme!”