Gümüş Kuyruğun Sırrı
Bu Grimm tarzı masal, Gümüş Kuyruk adında bilge bir tilkinin ve köydeki büyülü bir kaynağın sırrını anlatıyor. Masal, açgözlülüğün zararlarını ve saflığın gücünü vurguluyor. Çocuklara iyi niyetli olmanın ve doğaya saygı duymanın önemini öğretiyor.
Bir zamanlar, uzak bir köyde Gümüş Kuyruk adında parlak gümüş tüyleri olan bir tilki yaşardı. Gümüş Kuyruk’un güzel tüyleri o kadar göz kamaştırıcıydı ki, köydeki herkes onu hayranlıkla izlerdi. Ancak köydeki diğer hayvanlar, Gümüş Kuyruk’un sırrını bilmezlerdi. O, ormandaki büyülü bir kaynağın koruyucusuydu ve yalnızca en saf kalplilere bu kaynağın yerini gösterirdi.
Bir gün, köyde açgözlü bir tüccar, Gümüş Kuyruk’un tüylerini satıp zengin olmayı planladı. Tüccar, tilkiyi yakalamak için tuzaklar kurdu, ama Gümüş Kuyruk’un keskin zekası sayesinde hiçbiri işe yaramadı. Yine de tüccar, tilkinin sırrını öğrenmeye kararlıydı.
Gümüş Kuyruk, her dolunay gecesi büyülü kaynağa giderek suyundan bir damla içerdi. Bu su ona hem parlak tüyler hem de bilgelik verirdi. Tüccar, tilkiyi takip ederek kaynağı buldu, ancak suyu içmeye kalktığında kaynak kurudu. Çünkü su, yalnızca saf niyetli olanlara açılıyordu.
Köy halkı, Gümüş Kuyruk’un onları koruduğunu ve tüccarın açgözlülüğü yüzünden kaynağın gizemini bozduğunu anladı. Gümüş Kuyruk ise yine de köydeki dostlarını korumak için gece gündüz nöbet tutmaya devam etti. Ve bu masal, açgözlülüğün her zaman zarar getirdiğini ve gerçek güzelliğin saf niyetle korunduğunu anlatarak dilden dile yayıldı.
