Kaybolan Renkler Diyarı

Bir sabah, Renkler Diyarı'nda gökyüzü griye döner, çiçekler solup hayvanlar birbirini tanıyamaz. Çünkü tüm renkler, dünyadan küsmüştür. Ancak hayal gücü güçlü bir çocuk, kalemiyle dünyaya yeniden renk katmanın yolunu bulur.

Bir zamanlar uzak diyarlarda, insanların ve hayvanların birlikte yaşadığı bir ülke vardı: Renkler Diyarı.
Gökyüzü sabahları pembe, akşamları mor olurdu.
Ağaçların yaprakları sadece yeşil değil, bazen turuncu, bazen maviye çalardı.
Herkesin dünyası rengarenkti — ta ki bir gün gri bir sabah uyanana kadar.

Gökyüzü gri, deniz gri, hatta çocukların yanakları bile solmuştu.
Renkler kaybolmuştu!
Kimse ne olduğunu anlamadı.

Küçük Mira, pencereden dışarı baktı.
“Anne, çiçeklerin rengi neden yok?” diye sordu.
Annesi üzüntüyle gülümsedi. “Bilmiyorum yavrum… belki de renkler artık bizi sevmiyor.”

Mira düşündü.
“Eğer renkler küstüyse, onları geri barıştırmam lazım,” dedi.
Masasının üstündeki boya kalemlerine baktı ama onlar da griye dönüşmüştü.
Bir tek kırmızı kalem ucundan minicik bir ışık yayıyordu.

Mira kalemi eline aldı. “Belki bu işe yarar,” dedi.
Kağıda bir güneş çizmeye başladı.
Kalem ucundan yayılan renk, bir anda sayfanın dışına taştı!
Pencereden süzüldü, gökyüzüne karıştı.
Güneş yeniden sarıya döndü.

Mira heyecanla başka renkleri denedi.
Mavi kalemle gökyüzünü, yeşil kalemle ağaçları çizdi.
Ama her çiziminde kalemler sönmeye başladı.
Sonunda elinde hiç renk kalmadı.

Yorulmuştu ama pes etmedi.
Küçük bir not yazdı:

“Ey Renkler, sizi çok özledik. Geri dönün. Biz artık gri kalmak istemiyoruz.”

Notu pencereden dışarı bıraktı.
Rüzgâr onu gökyüzüne taşıdı, bulutların arasına karıştı.

Gece olduğunda gökyüzü ışıkla doldu.
Yıldızlar mavi, kırmızı, sarı renkte yanıyordu.
Ve gökten bir ses geldi:

“Mira, bizi hatırladığın için teşekkür ederiz.
Renkler ancak hayal gücüyle yaşar.”

Sabah olduğunda, Renkler Diyarı yeniden canlanmıştı.
Ama bir farkla: artık her şey daha da parlaktı.
Çünkü Mira, dünyayı sadece çizmemişti; onu hayal etmişti.

Köydeki herkes kalemini, fırçasını eline aldı.
Çocuklar, “Mira gibi renklendirelim dünyayı,” dediler.
Ve o günden sonra hiçbir gün tamamen gri olmadı.

Çocuklarımızın İlgisini Çekebilir  Büyük Elmanın Sırrı

Çünkü birileri hep hatırlardı:

“Renkler, kalemlerde değil; kalbimizde saklıdır.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu